Her yıl 11 milyon kişinin kansere yakalandığı dünyada, 7 milyon insan kanser nedeniyle ölürken, 25 milyon insan da kanserle yaşamını hala sürdürmektedir.Türkiye’de ise yılda yaklaşık 150 bin kişi kansere yakalanırken, artışın aynı hızda sürmesi durumunda, 2030 yılında kansere yakalanan kişi sayısının 500 bine ulaşacağı tahmin edilmektedir.

Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi ve Sağlıkta Umut Vakfı (SUVAK) Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, , “Eğer kanser artışı aynı hızla devam ederse 2030 yılında dünyada yılda 27 milyon insan kansere yakalanıp, 17 milyon insan yaşamını kanser nedeniyle yitirecek ve kanserle yaşayan insan sayısı 75 milyona yükselecek” demecinde bulunmuştur. Tuncer, Türkiye’de her yıl yaklaşık 150 bin insanın kansere yakalandığını belirterek, son yıllarda görülen artışın devam etmesi durumunda kansere yakalanan kişi sayısının yılda 500 bine yaklaşacağını söylemiştir.Ülkemizde 2007 yılında kansere  2.8 Milyar Euro para harcanmıştır, bu harcama sağlık bakanlığının  bütçesinin yarısından daha fazladır , gerekli önlemler alınmaz ise 2020 yılında bu rakamlar 9 milyar Euro bulacaktır.

Lisinia Doğa olarak başlattığımız Kansersiz Gelecek Elimizde projesinin temelleri Lisinia Proje Koordinatörü Öztürk Sarıca’nın iki dedesini, babasını ve çok sayıda arkadaşını kanserden kaybetmesi ve annesinin de kansere yakalanması ve eğitimi sırasında almış olduğu toksikoloji ve çevreye ilişkin dersler ve doğanın hızlı bozulmasına ilişkin teşhisi  üzerine hayat bulmuştur.

Proje kapsamında öncelikle kanserin nedenleri araştırılmış, günümüzdeki artış sebepleri belirlenmiştir. Yapılan çalışma sonucu özellikle üretim ve tüketimde kullanılan zararlı kimyasalların etkisi, nükleer deneme ve nükleer bombalar, dünyanın yapısında bulunan  kanserojen kimyasallar (arsenik, asbest, radon gazı…) maden ocakları kirliliği, hava kirliliği (nükleer patlama, kükürt dioksit…), toprak ve suda bulunan kanserojen kimyasallar, kanserojen mikroorganizmalar, geni değiştirilmiş gıdalar, besin yapımı ve saklanmasında kullanılan katkı maddeleri, bazı böcek ilaçları ve en önemli sebep olarak da stres kanserojen sebep olarak ortaya konmuştur.

Kansersiz Gelecek Elimizde projesinin temel eylemlerinden biri “kanser konusundaki farkındalığı gelişmiş”, bilinçli bir yaşam sürerek olabilecek riskleri en aza indirmektir. Aynı zamanda günümüzde yaşayan insanlar olarak kabullenilmesi gereken gerçeklerden biri olarak, gelecekte tüm bireylerin potansiyel bir kanser hastası olduğu gerçeğidir. Bu kapsamda bu güne kadar proje ile;

  • Ülkemiz için bir ilk niteliğinde olan Lisinia Doğa alanında  “Kanser Evi” ve Kanser Piramitleri yapılmıştır. Kansere sebep olan özellikle kimyasalların ve kanserin günümüzde insanların üzerindeki etkisinin görseller kullanarak sergilendiği çalışma merkez ziyaretçileri tarafından ilgi görmekte ve iz bırakmaktadır.
  • “Zararlı Kimyasallar ve Kansere Etkileri” ana başlığında merkez ziyaretçilerine kanser evi ve piramitleri içerisinde görseller ile desteklenmiş eğitimler verilmekte ve günlük hayatta kullanabilecekleri tedbirler anlatılmaktadır.
  • Lise, ilköğretim okulları ve üniversitelere gidilerek proje tanıtılmakta ve farkındalık eğitimleri yapılmaktadır.
  • Merkez bünyesinde kullanılan tüm tarım alanlarında ilaçsız ve organik tarım yapılmakta, yüzlerce yıllık Burdur yöresine ait tohumlar kullanılmaktadır. Bu alanlar ziyaretçilere gezdirilerek özellikle genetiği değiştirilmiş mikroorganizmalar kullanılarak üretilmiş besinlerin zararları anlatılarak doğal beslenme yöntemlerine teşvik edilmektedir.
  • Bitkisel destekleyici tedavi yöntemlerinin günümüzde en önemli unsurlarından olan homeopati ve fitoterapi yöntemlerinin bu alanda uzman niteliği olan Öztürk Sarıca tarafından uygulamalı tanıtımı yapılmaktadır.
  • Kansere karşı çalışan ulusal ve uluslar arası sivil toplum örgütleriyle iş birlikleri geliştirilerek proje etkisinin artırılması çalışmaları yapılmaktadır.